Savaş Atı – War Horse

SAVAŞ ATI
En büyük yolculuk sizi eve götürendir.

YOLCULUK BAŞLAR

Steven Spielberg’den klasik ölçekli, duygusal bir destan geliyor. Savaş dönemindeki muhteşem bir atın hikayesi… Dostluk, sadakat ve cesaret bağlarını inceleyen heyecanlı bir yolculuk. Bu bir çocukla hassas bir tayın hikayesinde inanç hiç bir zaman kaybolmaz. Büyük savaşlar, umutsuz kaçışlar olan uzun bir yolculuk vardır. Ama nereye giderlerse gitsinler ya da hangi deneyimi yaşarlarsa yaşasınlar çocuk da at da bağlılık ve eve dönme umuduyla hızla ilerlemeye devam ederler.

Dostluk ve savaş konulu büyük ve modern hikayelerden birinden uyarlanan film, en iyi oyun da dahil 5 Tony ödülü toplayan heyecan verici bir sahne hitinin de kaynağı olan bir romandan uyarlanmıştır. Şimdi Spielberg her yaştan izleyiciler için bu yürekleri ısıtan öyküyü beyazperde ile kişisel bir hikayenin buluştuğu alana döndürüyor.

Spielberg şöyle anlatıyor: “Bana göre ‘Savaş Atı’ savaş zamanı bir çocuğun atını bulmak için yaptığı fedakarlıklarla atın tarihin bu karanlık döneminde hayatta kalmaya çalışarak yaptığı fedakarlıklar hakkında zamansız bir hikayedir. Kaderleri başından sonuna kadar iç içe geçmiş.”

Yolculuk, 1. Dünya Savaşı’nın doruğunda İngiliz çiftçi ailesinin  bir müzayedede ücretini ödeyecek paraları olmamasına rağmen ateşli bir avcı tayı almasıyla başlar. İsmi Joey olan at, maddi sorunları olan Ted ve Rosie Narracott (Peter Mullan ve 2 kez Oscar ödüllü Emily Watson) için kayıptan başka bir şey değildir. Ama oğulları Albert (yeni oyuncu Jeremy Irvine) onu evcilleştirmeye, eğitmeye ve Joey’nin büyüleyici ruhundan en iyisini, hız ve sevgiyi çıkarmaya kararlıdır. İkili ayrılmazdır.Ama savaş çıkınca ayrı düşerler. Joey satılır ve cesur bir İngiliz süvari subayının atı olarak cepheye gider.

Böylece bu sıradan at masumiyeti, saf niyeti ve insan dostlarına koşulsuz bağlılığıyla savaşın her yönünde hayatlara dokunan dikkat çekici bir kahraman olurken Joey’nin neşe, acı, zorluk ve mucize dolu karışık yolculuğu başlar.Savaş ambulanslarını çeker, kaçan Alman askerlerini süpürür, Fransız bir kızın hayal gücünü ateşler ve devasa topları dağlara sürükler. Film güçlü zirvesine ulaşırken ve Albert kendi tehlikeli görevinde siperlere girerken Joey kendisini İngiliz ve Alman sahaları arasındaki akıldan çıkmayan sahipsiz alanda dolaşırken bulur. Ama dönüş mümkün olmayınca barış fırsatı için geçici bir harekete başlar ve yeniden birleşme ve yenilenme hayaline inanır.

Spielberg, hikayenin geniş kapsamına adil davranmak için kast olarak farklı bir grubu toplamış. Birkaç yeni oyuncuyu da seve seve öne çıkarmış. Aralarında Albert rolüyle Jeremy Irvine, Tom Hiddleston, Benedict Cumberbatch, David Kross, Patrick Kennedy, Toby Kebbell, Celine Buckens ve Robert Emms ile Emily Watson, Peter Mullan, Niels Arestrup ve David Thewlis gibi ödüllü tecrübeli oyuncular bulunmakta.

DreamWorks Pictures ve Reliance Entertainment, bir Amblin Entertainment/Kennedy/Marshall Company yapımı olan Steven Spielberg filmi “Savaş Atı”nı sunar. Michael Morpurgo’nun romanına dayanan senaryo Lee Hall ve Richard Curtis’e ait. Filmin yapımcıları Steven Spielberg ve Kathleen Kennedy, sorumlu yapımcıları Frank Marshall ve Revel Guest’tir. Spielberg’nin çoğuyla uzun yıllardır birlikte çalıştığı sanatsal ekibi içinde editör Michael Kahn, görüntü yönetmeni Janusz Kaminski, besteci John Williams, yapım tasarımcı Rick Carter ve kostüm tasarımcı Joanna Johnston bulunmakta.

“Savaş Atı”nda hepsi American Humane Vakfı temsilcisi Barbara Carr tarafından denetlenen at eğitmenleri ve sürücüleri görev aldı. At, oyuncular da insan oyuncular kadar ifadeye sahipken emniyetli, saygıdeğer ama emsalsiz bir drama ve aksiyona şekil vermişler. Carr şöyle söylüyor; “Her şey hayvanlar için en güvenli, en nazik şekilde yapıldı. Steven’ın hayvanlara gerçekten değer verdiğini görebilirsiniz. Bu bütün yapıma yansımıştı.”

BİR ATIN EVE DÖNÜŞ SERÜVENİ

Baş karakteriniz şefkat, dostluk ve evinin yolunu arayan masum bir köy tayı olduğunda dünyanı dolaşan bir sevgi, savaş, sabır ve umut öyküsünü nasıl anlatırsınız?

Bu durum Steven Spielberg’ü Michael Morpurgo’nun “Savaş Atı“ romanıyla karşılaştığında onu hemen zorlamış. Kitap ilham veren bir efsane sunmuş. Ama bir çoğundan farklı bir kumaştan biçilmiş. Bütün öykülerin tarzı romantizm, kahramanlık, ahlak ikilemleri, bölünmüş ailelerin zorlukları yenmesi hikayelerinden çıkmıştır. Ama burada  aynı zamanda savaş zamanı hikayesi de vardı. Daha önce hiç tecrübe edilmediği için savaşa itilen, hiçbir kötü niyeti olmayan, taraf tutmayan, sadece yaşamak ve sevdiklerine dönmek arzusuyla tutuşan bir hayvanın yolculuğu vardı.

Öyküye hakkını vermek için yaratıcı ve teknik ustalık gerekecekti. Spielberg’ün insan durumunu anlatma eğilimine uyuyordu. Bütün bakış açılarıyla özel efektlerle çok az işi olacak, her şey el yapımı sinema tarzıyla yapılacak, dikkat çeken hayvanlarla insanca ve zekice çalışacak ve hayvan performanslarına yer verecek, unutulmaz derecede engebeli savaş peyzajının en üstünde ruhun zaferini kaplayacak, sadık bir ekibi yönlendirecekti.

Roman kinayenin basit gücüyle yazılmıştı. Spielkberg’ün uzun süredir yapımcısı olan Kathleen Kennedy’nin (40 yıldır Spielberg’ün yeni ufuklar açan filmlerinin yapımcısıdır) zorlamasıyla Londra’da ilk kez izlediği oyun, yüksek ama kemikleri ortada olan at kuklaların garip kullanımıyla duygusal olarak etkileyiciydi.

Spielberg şöyle söylüyor; “Kuklalar sahnede muhteşemdi. Ama hikayeyi anlatacaksak gerçek atlarla olmalıydı. Kitabı da çok sevdim. Ama Joey’nin bakış açısıyla anlatılmış ve Joey’nin düşüncelerini bile duyuyorsunuz. Bunun film için işe yaramayacağını biliyordum. Ama benim hikayeyi farklı bakış açılarıdan anlatmanın önemini anlamama olanak verdi.”

Spielberg farklı bir yol izleyerek filmin genç bir kahramanının sadece zor kazanılan bilgelik ve yepyeni bir hayat anlayışıyla dönmesi için tehlikeli bir dünyaya iten  efsanevi bir yolculuğa çıktığını hayal etmiş. Ancak bu kez gezgin sessizce ama duygu yüklü bir biçimde insanlığa en sorunlu ama ilham veren noktada tanıklık ederek farklı türlerin bakış açısına sahip olacaktı.

Film, yapısal olarak bir diğerine yol açan değişken ruh hallerinin incelemesi olacaktı. Joey’nin zor, baltalanmış, neredeyse kusursuz köylü gençliği cesur, yeni ve mekanize savaş alanının şaşırtıcılığını ve adrenalini artırmasına neden olur. Savaş alanı da pastoral zevklerle dolu cennet gibi bir Fransız çiftliğine yol verir. Tarafsız bölgenin terk edilmiş dumanında ve siperlerin kargaşasında çözülür. Hepsi de Joey’nin serüveninin başladığı ve dönmeye çabaladığı köyün canlı hatıralarını güçlendirir.

Bir yanıt yazın