Entebbe’de 7 Gün – 7 Days in Entebbe

ENTEBBE’DE 7 GÜN
7 DAYS IN ENTEBBE
SPOTLIGHT ve LEGEND’ın Yapımcıları, NARCOS’un Yönetmeninden…
16 MART’TA SİNEMALARDA 

HİKAYE HAKKINDA
Filmin  başrollerinde  Oscar  Adayı  ROSAMUND  PIKE  ve  Altın  Küre  Adayı  DANIEL BRÜHL yer alıyor.
Dünyayı  sarsan  bir  terör  eylemi…  Gerçek  olaylardan  esinlenen  bir  gerilim  filmi olan Entebbe’de 7 Gün şimdiye kadar yapılmış en cesur rehine kurtarma operasyonlarından biri olarak dikkat çekmiştir.
1976  yazında,  Tel  Aviv’ten  Paris’e  giden  Air  France  şirketine  ait  bir  uçak,  ikisi Filistinli ve ikisi Alman olan dört hava korsanı tarafından kaçırılır. Uçak Uganda’daki  Entebbe  Havaalanı’ndaki  terk  edilmiş  bir  terminale  indirilir.  Uçak ülkenin diktatörü Idi Amin (Nonso Anozie) tarafından karşılanır. Korku içindeki  248  yolcu,  ölümcül  bir  siyasi  ayaklanmanın  içinde  pazarlık  kozu  olarak kullanılırlar.
Hava  korsanlarının  amacı  ise;  ellerindeki  rehinelere  karşılık  İsrail,  Kenya,  Fransa, İsviçre ve Batı Almanya’da bulunan 53 Filistinli mahkûmun serbest bırakılmasıydı.    İsrail  hükümeti,  diplomatik  bir  çözüm  bulmaktansa  rehineleri kurtarmak için “Operation Thunderbolt” olarak adlandırılan olağanüstü bir plan yapar.
Akılda  kalan  tarihsel  ayrıntıları,  darbeye  yönelik  bir  gerilimle  birleştiren  Entebbe’de 7 Gün, dünyayı şaşkına çeviren uluslararası bir krizin güçlü bir tasviridir.
GERÇEK OLAYLARDAN ESİNLENEN FİLME DAİR BİLGİLER
Entebbe  baskınında  gösterilen  askeri  başarıya  rağmen,  baskın  istenmeyen  sonuçlara yol açmıştır. Örneğin, Benjamin Netanyahu, baskın sırasında öldürülen  kardeşi  Yoni  Netanyahu  (operasyonun  komutanı).    Benjamin  Netanyahu bu olay üzerine devlet hizmetine girmiştir. Yoni’nin ölümü operasyonun sembolü olmuştur. Benjamin Netanyahu’nun politik kariyerini ve politikalarını şekillendirmesinde rol oynamıştır.
Entebbe’de  7  Gün’de,  baskın  hakkında  iki  paralel  hikaye  konu  alınıyor.  Bir  yandan, rehinelerin ve teröristlerin hikayelerine odaklanılırken, günler geçtikçe  de  etkileşimlerinin  ve  psikolojik  durumlarının  nasıl  geliştiğine  bakıyoruz. Diğer yandan da, kaçırılmanın İsrail Hükümeti içinde iç tartışmalara yol açmasını gözlemliyoruz.

Siyasi  liderler  için  en  önemli  konulardan  birisi  ise  müzakerelerin  siyasi  sonuçlarıydı. Peres ve Rabin’in kabine toplantıları değerlendirip kaçırma olayı  incelendiğinde,  iki  tür  sorunun  yaşandığı  farkedilmiştir.    Birincisi,  rehinelerin hayatlarını nasıl kurtaracakları hakkında objektif bir sorunlar vardı.  Kaçırılmanın  sonuçlarının  gelecekte  diğer  terörist  grupların  İsrail’e  karşı harekete geçme istekliliğini nasıl etkileyeceğini düşünmek zorunda kaldılar. Açıkçası, bunlar meşru politika sorunlarıydı. Arkalarında başka bir sorun daha vardı. İsrail nüfusunun birçoğu yapılan müzakerelere karşıydı. Rabin  ve  Peres  müzakere  sürecinin  gelecekteki  siyasi  kariyerlerini  nasıl  etkileyeceğini de ayrıca düşünmek zorundaydılar.