NINE

Federico Fellini hayatının ve eserlerinin ana konusunun “Rüyalar tek gerçekliktir.” Cümlesinden ibaret olduğunu söyledi.

“Hiç kimse gerçek dünyayı algılayamıyor,” dedi. Herkes mahrem ve şahsi fantezilerini “gerçek” olarak adlandırıyor. Aradaki farksa benim bir fantezi dünyasında yaşadığımı biliyor olmam. Bu şekilde yaşamayı tercih ediyorum ve görüşümü kapatan her şeye kızıyorum.

“Filmlerim genelde rüyalarıma dayanır. Uyanınca, rüyalarımı ufak ve komik çizimler halinde kağıda geçiririm.”

“Benim için film yapmak, sevişmekle aynı şeydir. Kendimi en canlı hissettiğim zamanlar film yönettiğim zamanlardır. Yapmaya başlamadan önce olmasından her zaman korktuğum bir şey oldu bana ve korktuğum bu şey gerçek olunca, hayal edebileceğimden çok daha fena bir şekilde meydana geldi. En çok korktuğum şey başıma geldi: Yönetmenin tıkanması.”

“Yönetmenin tıkanması yazarın tıkanması gibi bir şeydir ama şahsi bir olay olmasından çok birçok kişiyi etkilemesi bakımından farklıdır. Filmimin ekibi bana ‘büyücü’ diyordu ama yapacağım film benden uzaklaşmış, benden kaçıp gitmişti. Filmi bırakmayı düşündüm ama benim büyücü olduğuma inanan onca insanı yüzüstü bırakamazdım. Yönetmenin tıkanması dediğimiz şeyi yaşayan bir yönetmen hakkında film yapmam gerektiği geldi aklıma.” Okumaya devam et “NINE”