Birleşen Gönüller

BİRLEŞEN GÖNÜLLER
24 EKİM’DE SİNEMALARDA

SİNOPSİS
1940’lı yıllarda Sovyet Rusya’sından, 1990’lı yıllara uzanan bir yol… Bu zorlu yolda yürüyen iki ayrı sevdanın, yıllara ve uzun mesafelere rağmen durmayıp devem eden sevdaların hikâyesidir bu…
1940’lı yıllarda Sovyet Rusya’sı… 2. dünya savaşında Doğu cephesi alev alev yanmaktadır. Naziler ve Kızıl Ordu arasındaki bu ateş, tertemiz bir sevdanın ocağına düşmek üzeredir. Kuzey Kafkasya Türklerinden Niyaz ve Cennet daha çiçeği burnunda evliyken savaşın sert darbesiyle ayrılmak zorunda kalırlar. Nazi işgali hızla köylerine kadar gelir. O zor günlerin birinde masum bir Rus kızını, hayatı pahasına Nazi’lerden saklar. Açıklaması basit ve nettir, kendilerine sığınmıştır çünkü o kız… Fakat Nazi komutanının cezası bu kadar basit olmayacaktır. Cennet ve bütün köy zorunlu işçiler olarak Almanya’ya, çalışma kamplarına gönderilir. Esir kampları acılar ölümler kadar firarların da yaşandığı zorlu mekanlardır.
Cennet yük vagonunda doğurduğu yavrusu Bedel’le birlikte dayanmaya çalışır hayata… Açlık, sefalet ve en kötüsü de ölüp ölmediğini bilmediği kocasını geride bırakma duygusu… Ne vatanına geri dönebilir ne de Niyaz’ından bir daha haber alabilir. O aşkı ve sabrıyla yine de bekler… Cennet sürgün diyarının bin bir acısı içinde, vefa, sabır ve ümitle Niyaz’ın bir gün çıkıp geleceğini hep bekler. Kader karın kışın altında baharı saklar. 90’lı yıllarda cemre bu sefer toprağa ve suya aynı anda düşer. Okumaya devam et “Birleşen Gönüller”