Sürükleniş – Adrift

ADRIFT
SÜRÜKLENİŞ
BİR FİLME İLHAM VEREN SAMİMİ HİKÂYE

Shailene Woodley (Fault in Our Stars, Divergent filmleri) ve Sam Claftin’in (Me Before You, The Hunger Games filmleri) yer aldığı Adrift, Tahiti’den San Diego’ya gitmek üzere okyanusu geçecekleri bir yolculuğa çıkan iki denizcinin ilham verici gerçek hikâyesini anlatıyor.
Tami Oldham (Woodley) ve Richard Sharp (Claftin) tarihin en feci kasırgalarından birine yakalanacaklarını tahmin etmemişti. Kasırga sonrasında Tami uyanır ve Richard’ı ağır yaralı, teknelerini de harabe halinde bulur. Kurtarılma umudu olmayan Tami, kendini ve sevdiği tek adamı kurtarmak için güçlü ve kararlı olmalıdır. Bu film, insan ruhunun dirençliliği ve aşkın yüce gücüyle ilgili unutulmaz bir hikâye.
Adrift, Tami Oldham Ashcraft’in azim, trajedi ve aşkın iyileştirici gücüyle ilgili inanılmaz gerçek hikâyesiyle başladı. Tekne enkazından kurtulup emniyet altına alınışına kadar süren, korkunç olaylar yaşadığı o 41 günü kitabı “Red Sky in Mourning: A True Story of Love, Loss and Survival at Sea”de anlattı.
Ashcraft kitabını, ortak yazar Susea McGearhart’la birlikte kazadan on yıl sonra yazdı ve tamamlaması dört yıl sürdü. Kitabın birçok hayranı arasında ikiz senaristler Aaron ve Jordan Kandell de vardı. Okyanus sevgileri sebebiyle başka bir denizcilik hikâyesi fikrini araştırırken bu kitabı bulmuşlar ve senaryoyu yazmaya koyulmuşlar. İlk taslağı yazdıktan sonra senaryoyu, Ashcraft’i canlandırmasını umdukları arkadaşları Shailene Woodley’ye yollamışlar. Woodley de senaryoyu okuyup kabul etmiş.
Ashcraft’in karizmatik sevgilisi Richard’la arasında başından beri çok güçlü bir bağ varmış. Ashcraft kitabında tanışmalarıyla ilgili şöyle diyor: “Pat diye düşeceğim sandım. Yanaklarıma kan hücum etti. ‘Kendimi ele vereceğim’ diye düşündüm. Ama bunu durdurmak için yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Daha önce hiçbir erkeğin beni etkilemediği şekilde etkilemişti.” Filmin yönetmeni Baltasar Kormakur şöyle diyor: “Kandell’lar onun bir arkadaşıyla, kitapla ya da olayla alakası olmayan görüşmeler yapmış, bu da benim onun nasıl biri olduğunu anlamama yardımcı oldu. Çok güçlü, insanları kendine çeken biriymiş ama aynı zamanda titiz, centilmen, duyarlı, tatlı dilli, dünya zevklerine düşkünmüş. Risk almazmış, plan yapan biriymiş. Ashcraft ondan daha cesurmuş. Ben aralarındaki enerjiyi sevdim – birbirlerinden çok farklılarmış ama uyumlularmış. Rol için Sam’i düşünmeye başladığımızda Tazmanya’da çalışıyordu, o yüzden ilk temasımız telefonda oldu ve kendimi Richard’la konuşuyormuş gibi hissettim. Bu rol için çok doğru biriydi.”
Woodley ve Claflin ana çekimlerden iki hafta önce Fiji’de birlikte prova yapmış bu da bağlarını sağlamlaştırmış. Sam Claflin’i projeye ilk etapta çekense Richard ve Tami arasındaki aşk olmuş ve çekimler boyunca bu onun mihenk taşı olmuş. Claflin şöyle diyor: “Senaryoya hep canlandıracağım karakterden yaklaşırım ama bunun inanılmaz olan yanı, onu Tami’nin gözünden de okumaya başlamamdı, bağlantıları çok yoğundu. Onlara gerçekten âşık oldum ve onları destekledim. Onlarla ilgili daha fazla araştırma yaptıktan sonra hikâye bana daha da inandırıcı geldi. Ve tabii ki Shailene’e âşık olmanın kolay olacağını biliyordum, öyle de oldu.”
Adrift’in çekimleri 49 gün sürdü ve büyük oranda Fiji’de çekildi, ayrıca Yeni Zelanda’da birkaç hafta da bir stüdyoda çekildi. Ana çekimlerin çoğu Fiji’de açık denizde yapıldı.