X-MEN BAŞLANGIÇ: WOLVERINE filminde, bu mutant yaratığın aslında kim olduğu, kişiliğinin oluşumunda etken olan olayları ve onun gücünü yenmeye çalışan karşı güçlerin aslında kim olduklarına tanık olacak bir yolculuğua çıkıyoruz. Wolverine’i yaratan hikayenin temellerine ve onu diğer güçlü mutantların karşısına çıkaracak güce nasıl sahip olduğunu görüyoruz. Yer yer karanlık, yer yer komedi öğeleri de içeren, özünde dramatik, aksiyon ve sürpriz dolu filmi izlerken Logan/Wolverine’in demirden bıçağına nasıl kavuştuğuna ve nasıl olup da üzüntü dolu bir hayata sürüklendiğine de tanık oluyoruz.
Konu:
Logan Kanada Rockies dağlarında ağaç kesme işi yaparken bir yandan da karanlık geçmişine dair bir teselli aramaktadır. Hayatta ilk kez sevgiyi bulduğu ve bir öğretmen olan Kayla ile düzgün bir yaşam sürmektedir. Bu ilişki Logan’ı geçmişten kalma yaralarını silmeye iter.
Mutant hayatı yaşayan Wolverine, kız arkadaşının da ölümüyle intikam duygusuyla dolar ve Victor Greed’ten (Sabertooth) intikamını almak için çok gizli bir program olan Weapon X ‘e katılır. Böylece yolu Stryker ile yine karşılaşacaktır. Programa katılmayı önceden reddeden Wolverine, Sabretooth’un kız arkadaşı Silver Fox’un öldürmesi üzerine katılmayı kabul eder. Kendisini yenilmez hale getirecek Adamantium metalinin vücuduna enjekte edilmesiyle Wolverine’in intikam macerası başlar.
Hugh Jackman ile Röportaj
Filmde aynı zamanda yapımcı da olmak nasıldı?
– Gerçekten çok keyif aldım. Yapımcı olarak da yer almak istedim çünkü bu filmin sorumluluğunu üstümde hissetmek istedim. Ne kadar korkutucu bir şey olsa da, büyümüş, olgunlaşmış olmakla alakalı bir şey sanırım ama yine de mükemmel bir deneyimdi. Daha önceki film deneyimlerimle kıyaslayınca, bu haliyle çok daha keyif aldığımı söyleyebilirim.Çok eğleceliydi. Tam da babamın oğluyum belki de (…babam muhasebeciydi), işin işletme kısmına ve yartıcı onca insanı bir araya toplama fikrine de bir ilgim olmuştur hep. Bu karakteri 4. kez oynuyorum ama bu sefer en zorlu ve en tatmin edicisi oldu.
Film sektörünün tamamına dair bir tutkun var sanki?
Evet. İşin en hoşuma giden kısmı ekip çalışmasına dayalı olması. Yapımın ilk günlerinden senarist ile başlayıp, yönetmen, oyuncular ve stüdyo ile çalışmaya dayalı bu işbirliğini seviyorum. Bu süreç sonunda filmi çekmeye başladığınızda çoktan birbirine bağlı bir ekip haline gelmiş oluyorsunuz. Her daim bir baskı ve aynı zamanda uzlaşma var. Şunu da öğrendim ki ekipte herkesin özverili olması gerekiyor. Bu filmde çok yetenekli ve özel insanlarla çalıştık, o yüzden çok şanslı hissediyorum.
Kısaca filmin konusuna değinir misin?
Film her şeyin başlangıcına uzanıyor, X-Men filmlerinin asıl hikayesine iniyor ama aynı zamanda diğer filmleri hiç izlememiş olsanız bile anlayabileceğiniz ve çok keyif alacağınız bir yanı var. Başlı başına bir film olmasını istedik, tabi yine de önceki filmleri gördüyseniz ne ala… Wolverine’e dair gizemli bir yan hep olmuştur, çizgi romanda da filmlerde de böleydi. Geçmişi hakkında çok bir şey bilmezdik. Hafızasını kaybetmiş bir karakter, o yüzden de çocukluğuna dönmeye karar verdik. 9 yaşında yaşadıklarından başlayıp bugüne kadar olan yaşamını öne sürdük.
Wolverine karakteri kaç yaşında?
Kendi kendini iyileştirebilme yeteneğine sahi bir adamdan söz ediyoruz, yaşı da tam beli değil tabii ki. Ama en az 80 yaşında, belki daha da yaşlı, fakat yine de çok iyi görünüyor (güler).
Kişiliğini nasıl tasvir edersin?
Geçmişi oldukça yüklü ve kötü bir geçmişe sahip. Dıştan görünümü çok sert ve aklından ne geçtiğini anlayamıyorsunuz bu yüzden. Kalbini dışa yansıtan biri değil. Bu anlamda diğer film kahramanlarıyla (Han Solo -Star Wars; Mad Max; Kirli Harry gibi) benzer yanları var. Sağlam karakterlerden biri ve bu filme neden olduğunu daha da iyi anlıyorsunuz. Nereden geldiğini ve bugün geldiği noktaya nasıl geldiğini anlıyorsunuz. Bir yandan Wolverine’e dair tüm o esprili yan da var. Onu izlemekten hep keyif almışımdır çünkü sert ve aynı zamanda komik, karizmatik bir yanı var. Kadınlardan da hoşlanıyor üstelik. İyi birisi ama sevimli anlamında değil. Çok enteresan bir karakter çünkü üç boyutlu bir karakteri var.
Yönetmen Gavin Hood ile çalışmak nasıldı?
Mükemmel bir yönetmen. Hikaye ve karakterleri çok iyi anlıyor. Karakterin içinde olduğu duygusal yolculuğu çok iyi anlıyor ve ona dair tüm detayları bunun üzerine kurabiliyor. Yönetmenliği sayesinde karakterin tam olarak nasıl biri olduğunu anlıyorsun. Karşındaki karakter elinden bıçaklar çıkan biri olsa dahi, onunla bir bağ kurabilmenizi sağlayabilecek kadar iyi bir yönetmen. Empati kurduruyor.
Film ne derece zorlu oldu sizin için?
Zorlu bir işti, çok çalışmamız gerekti. Gavin gelip “Evet arkadaşlar, bu an itibariyle Wolverine’i bir üst noktaya taşıyacağız. Karakterini iyi anlamalı ve derinlemesine gitmeliyiz” dediğinde her anlamda daha çok çalışmamız gerektiği anlamına geliyordu bu. Filmi çekerken öyle anlar oldu ki Gavin bana gelip çekinmeden ve rahatlıkla “Hayır adamım, bu kadarı yeterli değil” diyebildi ve ben de “Biliyorum” dedim. Kameradan izleyen o olduğu için sonuna dek haklıydı. Bu anlamda tam bir koç gibidir, beni gerçekten zorladı ve destekledi.
Karakterin fiziksel güçlülüğü ve kaslılığı ile ilgili ne söyleyebilirsin?
Saçma gelecek ama senaryoyu okuduğumda karakter gözümün önünde canlanmıştı bile. Zaten aklımda canlandıramadığımı bir tiplemeyi oynayamam. BU son filmde, eski Xmen filmlerinden de fark yaratarak, seyirciye “Aman Tanrım, bu adam çıldırmış, tam bir hilkat garibesi. Bir nevi hayvan.” diye düşünmelerini istedik. Görünümümün hoş olmasını da istemedim bir yandan. Hoş bir fiziğe sahip vücut geliştiriciler gibi görünmek istemedim Daha damarlı, hayvansı durmasını istedim çünkü Wolverine’nin kurttan dönüşme hayvansı yanı da çok önemli. CAPE FEAR’da Robert De Niro’nun performansını asla unutamam bu anlamda, büyük bir ilham kaynağıdır. Filmde bir yerde tshirt’ünü çıkarır ve “vay be” dersin. Biraz da korkarsın. İşte Wolverine’in de böyle görünmesini istedim. Ters bakarsan üzerine saldıracakmış gibi görünmesi lazım.
Filmdeki görüntünüze kavuşmak için ne yaptınız?
Avustralya’da Scott diye biriyle çalıştım, kendisi doğal vücut geliştirme şampiyonudur. Doğal diyorum çünkü bunu ancak doğal yolla yapma taraftarıydım. Hayatımda olup olabileceğim en çılgın şeklime kavuşmak için kolları sıvadım. Eğitmenim Scott da inanılmazdı. Bana gelip “Al bakalım işte diyetin” dedi, diyet çılgıncaydı (güler). Sabahın 4ünde uyanıp tuzsuz yumurta akı yiyordum çünkü tuzun beni şişireceğini söylüyordu. Sonra da “kahvaltına bayılacaksın çünkü kupkuru tost ekmeği yiyeceksin. Bütün gün boyunca alacağın tek karbonhidrat bundan ibaret” diyordu. Ben de bir süre sonra uyanıp kuru tostumu ve yumurta akını yemek için sabırsızlıkla bekler hale geldim. Sonra yeniden uyuyup, 6’da uyanıp tam bir öğün yiyordum. Günün kalanı da bu şekilde geçiyordu…hesaplanmış miktarda kalori alıp, bol bol balık, tavuk ve meyve yiyordm. Toplamda bir gün içinde 8 tavuk göğüs yemiş oluyordum. Film bittiğinde pizza yiyip biramı içerken inanın ki çok zevk aldım.
Wolverine serisinin ilk bölümü çekildiğinde, 4.de de yer alacağını düşünür müydün?
İçten içe devam etmesini her zaman dilersiniz ama olmasını beklemiyordum. İlk filmde, çizgi romandan dahi haberim yoktu. Ve Tanrı biliyor ki, bugün burada oturuyor olacağımı tahmin edemezdim o zamanlar. Bugün filmin 4. Bölümünde oynuyorum ve bundan halen çok memnunum…