Yine mi Sen? – You Again

Touchstone Pictures’dan Andy Fickman’ın yönetmenliğini yaptığı ve Kristen Bell, Jamie Lee Curtis, Sigourney Weaver, Odette Yustman, Kristin Chenoweth, Victor Garber ve Betty White’lı yıldızlar topluluğu bir kadronun rol aldığı müthiş komedi filmi “You Again” (Yine Mi Sen) geliyor.

Son filmi, 2009’un Mart ayında bir numaradan gösterime giren “Race to Witch Mountain” (Sihirli Dağ) olan Fickman’a, hit komedi “There’s Something About Mary” (Ah Mary Vah Mary) filminin yazarı John J. Strauss ile başarılı televizyon dizisi “Two and a Half Men”in sorumlu yapımcılığını yürüten yapımcı Eric Tannenbaum
eşlik ediyor. Mario Iscovich (“Race to Witch Mountain” (Sihirli Dağ) sorumlu yapımcı olarak Fickman’la tekrar bir araya geliyor. Fickman’ın yapım ortağı Betsy Sullenger ise ortak yapımcılığı üstleniyor. Ekibe yeni katılan Moe Jelline da senarist.

HİKÂYE HAKKINDA

Ağabeyinin düğünü için memleketi Kuzey California’ya dönmek üzere olan Marni (Kristen Bell) annesi Gail’dan (Jamie Lee Curtis), Will’in (James Wolk) lisedeki can düşmanı Joanna (Odette Yustman) ile evleneceğini öğrenir. Marni dehşete düşmüştür! Ağabeyi niye lise hayatından görmek istemediği tek kızla evleniyordur? Marni eve dönünce, babası Mark’ın (Victor Garber), erkek kardeşi Ben’in (Billy Unger) ve hatta Büyükanne Bunny’nin (Betty White) Joanna’yı melek gibi görüp aileye kabul etmesine çok sinirlenir. Joanna’nın Marni’ye lisede neler çektirdiğinden haberleri yoktur. Bu sırada Joanna hiç kötü bir şey olmamış gibi davranır!

Bu dayanılmaz durum, Joanna’nın başarılı iş kadını teyzesi Ramona (Sigourney Weaver), düğün kutlamaları için Avrupa’dan geldiğinde farklı bir boyut kazanır. Görünüşe göre Ramona ve Gail da 30 yıl kadar önce aynı liseye gitmiş, arkadaş olduklarını söyleseler de gençlik yıllarında onların da arasında husumet olmuştur.

Bu kalabalık hafta sonuna uzmanlığı üstün kaliteli etkinlik planlama olan “sıra dışı düğün organizatörü” Georgia King (Kristin Chenoweth), Will’in lise arkadaşı ve sağdıcı Charlie (Sean Wing) ve Joanna’nın eski nişanlısı Tim de (Kyle Bornheimer) katılır. Joanna’nın nedimeleri olacak en yakın arkadaşları ve lisedeki amigo kızlar Taylor (Christine Lakin) ve Kendall’ı da (Meagan Holder) unutmamak lazım.

Kararlı Marni, Joanna’nın göründüğü gibi olmadığını ailesine kanıtlamayı kendine misyon edinmiştir. Gail da; yaptığı, söylediği ve giydiği her şeyle güven, güzellik ve zenginlik yayan Ramona’nın kendisini korkutmasına izin vermemeye çalışır. Herkes dans dersleri, Joanna’nın gelin partisi ve prova yemeği için bir araya gelirken, Marni ve annesi Gail, farkında olmadan gençlik zamanlarına dönerler ve sonuç düğünü tam bir hengameye dönüşür. “You Again” (Yine mi Sen?) herkese lisenin geçmişte kalmış olabileceğini ama bazen karşınıza çıkan birinin mevcut yaşantınızın altını kazacağını hatırlatıyor.

BİR FİKİR DOĞUYOR…

Bu, kendi hayat deneyimlerinden edindiği bir fikirden yola çıkarak “You Again” (Yine mi Sen?) filminin senaryosunu dört yıl önce yazan Moe Jelline’in yazdığı ilk senaryo. Jelline şöyle diyor: “Lise insan hayatında her ne kadar geçici olsa da bazı insanların duygusal iniş ve çıkışları ömürlerinin sonuna dek sürüyor. Lise buluşmalarına gitmeyi akıllarından iki kez geçirenler, ne demek istediğimi çok iyi anlar.”

Jelline şöyle devam ediyor: “Harika bir ağabeyim var. O esnada bir senaryo fikriyle uğraşıyordum. Birçok arkadaşım arayıp onun boşta olup olmadığını, onu kendilerine ayarlayıp ayarlamayacağımı falan soruyordu. Bu düşünce bana biraz korkutucu geldi. Ağabeyim arkadaşlarımdan biriyle mi çıkacak yani? HAYIR!  “Sonra sevmediğim birindense, sevdiğim biriyle olmasının daha iyi olduğunu düşündüm. Bu fikirden yola çıkarak başka bir fikir daha aklıma geldi ve lise deneyimlerimi bunlarla birleştirdim.”

Ve böylece “You Again” (Yine mi Sen?) doğmuş.

Senaryoyu ilk okuyan, yapımcı Eric Tannenbaum olmuş. Tannenbaum şöyle diyor: “Moe yıllardır benim için çalışıyor. Bir gün bana geldi ve lise deneyimleri ve ailesinden esinlenerek yazdığı bir senaryoyu okumamı rica etti. Senaryoda özel bir yan vardı. Arkadaşım John Strauss’a göstermeye karar verdim. O da bu senaryonun özel bir yanı olduğunu düşündü.” Disney’in “The Santa Clause 2” (Noel Baba 2), “The Lizzie McGuire Movie” (İtalya’da Aşk) filmlerinin yanı sıra mega hit “There’s Something About Mary” (Ah Mary Vah Mary) filminin de senaristi olan yapımcı John J. Strauss şöyle diyor: “Ayakları yere basan, inanılır bir hikâye anlatımı olan sempatik bir komedi filminin yapımcılığını yapmayı ya da filmi yazmayı istemişimdir. İnsanların içinde kendilerini bulabileceği, gerçek hayatta bizim “keşke ben de yapabilsem” dediğimiz şeyleri yapabileceği ama yapamadığı hikâyeleri seviyorum. Bu senaryo da bunlar vardı.”

Yapımcı Strauss sözlerine şöyle devam ediyor: “Disney ile uzun süreli bir geçmişimiz var. Kreatif departmanın başkan yardımcısı Louanne Brickhouse gelip bütün yaşlara hitap eden aile komedileri aradıklarını söylediğinde aklıma hemen Moe’nun senaryosu geldi. Disney projesi için kusursuzdu.”
Elbette Hollywood’da işler o andan itibaren hızla ilerlemeye başladı. Yapımcı Strauss şöyle diyor: “Disney, Moe’nun yazımına ve kavrama bayıldı. Kısa sure içinde senaryo geliştirilmeye başlandı, hem de birkaç ay içinde. Göz açıp apamadan Andy Fickman yönetmenimiz olmuştu ve kast seçimi yapmaya başlayacaktık.”
Gülümseyerek şöyle diyor Strauss: “Kusursuz bir zamanlamaydı”.

YÖNETMEN ANDY FICKMAN EKİBE DÂHİL OLUYOR

Yapımcı Eric Tannenbaum o zamanları şöyle hatırlıyor: “Andy Fickman, ‘Race to Witch Mountain,’ı (Sihirli Dağ) henüz bitirmişti. Disney için harika bir açılış haftası olmuştu. Yönetmenlik için kendisi tavsiye edilmişti. Fickman senaryoyu okuduğunda çok beğendi ve parçalar daha da çabuk bir araya gelmeye başladı.”
Kendisine ana çekimler sırasında şaka yollu “Herr Direktor” demeyi seven yönetmen ve yapımcı Andy Fickman şöyle diyor: “Senaryonun evrensel olmasına bayıldım. Herkesin hayatını az da olsa zindan eden birileri olmuştur.”  “Lisedeki can düşmanları, gündelik varlığınıza daha da derinden nüfuz edebilir. Ne kadar çok insanla konuştuysam, hayatlarında bir o kadar çok “You Again” (Yine mi Sen?) karakterleri olduğunu görüyorum. Yaşları ve cinsiyetleri de fark etmiyor.”

Moe Jelline’ın senaryosunu ele almak konusunda Fickman şöyle diyor: “Bu konuyu keşfe çıkmak çok heyecan vericiydi ve komedi yapmak için mükemmel bir noktaydı.” Böyle coşkulu bir yönetmen olunca, filmi çekmek herkes için eğlenceliydi. Yönetmen Andy Fickman’ın setteki hâline istinaden yapımcı Strauss şöyle yorum
yapıyor: “Andy, içeri girdiğinde odayı anlatan o ender bireylerden biri. Bulaşıcı bir enerjisi var ve bu size, onun için daha çok çalışmayı istetiyor. Tanıştığım kimse onun gibi setin tonunu ayarlayamıyor. Birkaç gün birlikte çalışınca  aile gibi oluyorsunuz.”

Yapımcı Tannenbaum da Strauss’a katılıyor ve ekliyor: “Andy, nasıl bir “aile” ortamı yaratacağını biliyor. Bu insanların çoğu, oyuncularımız, daha önce birlikte çalışmamış ama Andy yine de yaratıcı, eğlenceli ve sıcak bir ortam oluşturarak herkesin kendini rahat hissetmesini sağlıyor.”

Tannenbaum şöyle devam ediyor: “Andy ile yapım aşamasından itibaren, oyuncu seçiminde ve çekimlerde de, başından beri egolar söz konusu olmadı. Birbirimize hep “en iyi filmi nasıl yaparız” diyerek yaklaştık. Bir yönetmenden başka ne istenir? Özellikle de kahkaha ve eğlencenin olduğu bir filmde?

BİR YÖNETMEN VE ONUN İLHAM PERİSİ

Yönetmen/Yapımcı Andy Fickman ve Kristen Bell’in 2001’den bu yana sağlam bir dostlukları var. Kristen’a “K-Bell” lakabını o taktı ama Kristen bundan memnun. Fickman şöyle diyor: “K-Bell’le o NYU’da öğrenciyken tanışmıştım.  Onu ‘Reefer Madness: The Musical”da oynattım. Trajik 9/11 olayları sırasında provalarımızda
ve açılışımızda inişler çıkışlar yaşamıştık çünkü salonumuz Variety Arts, kırmızı bölgenin hemen arkasındaydı. Olayın merkezindeydik. Hepimiz birbirimize daha da bağlandık.

Dostluklarının, ikisinin de yaratıcı yönünü ortaya çıkardığını söyleyen Fickman sözlerine şöyle devam ediyor: “K-Bell, Los Angeles’a taşındığında “Sneaux” adında çok başarılı bir müzikal yaptık”. Sonra Showtime için Sundance’te gösterilen, Emmy® kazanan ve Deauville Film Festivali’nde jüri özel ödülü alan ‘Reefer Madness: The Musical Movie’yi çektik. Bunların ardından Les Girls adındaki göğüs kanseriyle mücadele yararına yapılan bir hayır etkinliği için tekrar bir araya geldik. K-Bell, birçok okumada baş rol olarak, bana ait “Heathers: The Musical” projeme çok destek oldu.

“Neden birlikte bu kadar çalışıyorsunuz?” diye sorduğumuz zaman Yönetmen Fickman gülümseyerek cevaplıyor: “K-Bell’le mizah söz konusu oldu mu çok iyi anlaşıyoruz.

O benim için harika bir ilham perisi.”

“You Again,” (Yine mi Sen?) filmi için tekrar bir araya gelmeleri konusunda Fickman şöyle diyor: “K-Bell ve ben bir şeyler arıyorduk. Sonra benim elime bu senaryo geçti. Baktım, K-Bell başrolde. Beni çeken esas sebep bu oldu.” Andy Fickman’la ilişkisine istinaden, popülaritesi “Couples Retreat” (Arızalı Çiftler) ve “When in Rome” (Aşk Çeşmesi) sayesinde artan Kristen Bell şöyle diyor: “Beni Los Angeles’a taşınmaya ikna eden Andy’dir. Onu tanımasam böyle bir şey yapmazdım.”

Bu komedide iş birliği yapmaları konusundaysa Bell şöyle diyor: “Andy’ye borcum var ama bu filmde bana neler yaşattı?! Marni birçok sakatlık geçirdi: Karıncalar ısırdı, düştü, takıldı, aklınıza ne geliyorsa artık.” Bell şakayla karışık şöyle devam ediyor: “Andy bunların her bir dakikasından çok keyif alıyor gibiydi!”.

“AİLE”Yİ TOPLAMAK

Moe Jelline’ın senaryosu, Yönetmen Andy Fickman’ın şevki ve Kristen Bell’in Marni olması sayesinde kadronun geri kalanını oluşturmak birkaç hafta sürmüştü. Kristen Bell’e Altın Küre® ödüllü Jamie Lee Curtis, Altın Küre® ödüllü Sigourney Weaver, birçok Emmy® adaylığı bulunan Victor Garber, Emmy® ödüllü Betty White ve Emmy® ödüllü Kristin Chenoweth eşlik ediyor.

Jamie Lee Curtis şöyle diyor: “Andy, yardımcı rollerimiz olsa da herkese başrolmüş gibi rol vermeye çalıştığını açıkladı. Herkes o seçti ve bu insanların neler katacağını biliyordu.”

Gail rolünü Jamie Lee Curtis’in üstlenmesi konusunda yönetmen/yapımcı Fickman şöyle diyor: “Jamie, K-Bell’den sonra kadroda olmasını istediğim ilk oyuncumdu. Materyal üzerinde saatlerce konuşur, o gün konuştuklarımız çekim senaryosuna girerdi. O korkusuz biri. Her şeyi denemeye hevesli. Harika bir iş birlikçi. Daha sonra “Gorillas in the Mist” (Sisteki Goriller), “Working Girl” (Çalışan Kız) ve “Alien” (Yaratık) filmleriyle Oscar®’a aday gösterilen ve son olarak Andy Fickman gülümseyerek sözlerine devam ediyor: “Sigourney Weaver’ın yönetmenliğini yapmak, benim için bir hayalin gerçekleşmesiydi. Onun peşine düşen
hayranlarından biri olmamak için her gün çok çabalıyordum. Ayrıca bana imzalı bir resmini verdi. Dolayısıyla hayatımdan memnunum. Sigourney Weaver da enerjik yönetmen Andy Fickman için şöyle diyor: “Bizi hem
kadro olarak hem de bireysel karakterler olarak sevdiğine şahit olduğum tek yönetmen Andy. Her gün güle oynaya sete gittik. İnanılmazdı. O şahane biri”. Deneyimli tiyatro, televizyon ve sinema filmi oyuncusu, son olarak olumlu eleştiriler toplayan “Milk” filminde yer almış olan Victor Garber, Olsen ailesinin reisi Mark’ı canlandırıyor. Fickman onu övüyor: “Victor’a ‘Godspell’ ve ‘Alias’ta da çok hayrandım. O inanılmaz biri. Bu ailede gölgede kalabilecek bir rol üstlenmişti ama bu sayede gerçekte ayakları yere bastı. Bu noktadan itibaren de komedi başladı.”
Garber şöyle diyor: “Kadro arasındaki uyum, Andy Fickman sayesinde çok gelişti. İşin özeti şu: Hepimiz birbirimizden keyif aldık. Bence bu filme de yansıyacak.” Garber gülerek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu filmde bu kadar güzel vakit geçireceğimi tahmin etmemiştim. Benim için büyük zevkti”. Betty White, Büyükanne Bunny rolü için daima ilk seçenekti. Çekimler sırasında yönetmen Fickman, Betty White sahneye çıkacağı zaman daima “hanımlar ve beyler… Betty White!” diye bağırırdı ve bütün oyuncu kadrosu ve yapım ekibi onu alkışlardı. White, sete tazen bir soluk getiriyordu.

Fickman şöyle diyor: “Betty White bir Tanrıça. Milli Servet! Her filmi onunla çekmek istiyorum. Kamera önünde de arkasında da ondan daha komiği yok. Her gün ekibi ve kadroyu güldürdü. Cömert kalbi ve ruhu, güzelliği ve zarafetiyle örtüşüyor. Onunla çalışma fırsatını bulduğumuz için hepimiz çok şanslıyız. Bir dahaki için sabırsızlanıyorum.”

Geçen yılın hit romantik komedisi “The Proposal” (Teklif) filminde rol alan Betty White “You Again,” (Yine mi Sen?) ile ilgili şöyle diyor: “Bu harika bir aile komedisi ve bu aile komedilerinden çok çekilmiyor. Bu çok ahmakça. Andy Fickman harika çünkü o da ahmaklaşabiliyor” diyor ve sırıtıyor: “ayrıca hepimiz gibi deli!

Emmy® ödüllü Kristin Chenoweth (“Pushing Daisies”) başarılı düğün planlayıcısı Georgia King olarak kadroya dâhil oldu. Yönetmen Fickman esprili bir şekilde şöyle diyor: “Ben Texas’lı olduğum, o da Texas benzeri bir yer olan Oklahoma’lı olduğu için, biz iki güneyli çok iyi anlaştık. Bence sette benim Cheno’yla olduğum kadar çabuk samimi olan bir başkası daha yoktur.” Sözlerine şöyle devam ediyor: “Cheno neredeyse sıfırdan bir karakter yarattı. O kadar yetenekli biri ki, karakterine fazlasıyla komiklik kattı ve Georgia King’i ortaya çıkardı.”

Kristin Chenoweth ise yönetmenle ilgili şöyle konuşuyor: “Andy Fickman sinema dünyasına verilmiş çok özel bir hediyedir. O resmen bir tiyatro kampı kuruyor. Çekimlere başlamadan önce iki hafta prova yapılıyor, ki bu bizim sektörde bir lükstür. Andy tam bir lider ama kimseyi sindirip küçümsemiyor. Herkese aynı oranda saygı gösteriyor.”

YENİLER

Kadroya katılan yenilerse Odette Yustman, James Wolk, Sean Wing, Billy Unger ve Kyle Bornheimer oldu.
Kristen Bell’in can düşmanı Joanna’yı oynaması için doğru oyuncuyu bulmak filmin başarısı açısından çok önemliydi. Rol, bazılarının J.J. Abrams’in bilimkurgu gerilimi “Cloverfield” (Canavar) filminden hatırlayacağı “Odie” lakaplı Odette Yustman’a gitti. Yustman şöyle diyor: “Daha önce hiç romantik komedi çekmemiştim ama çok istiyordum ve Andy’ye de tanıştığım zaman bunu söyledim. Daha sonra seçme sürecinde Kristen Bell’le birlikte okuma yaptım ve kimyamız çok tuttu. Bir de ekranda deneme yapıldı. Sonra beni aradılar ve rolü aldığımı söylediler!” Odette Yustman’ın seçilmesiyle ilgili Andy Fickman şöyle söylüyor: “Joanna rolü için birçok harika oyuncuyla görüştük. Ortada rekabet vardı ama Odie’yle tanışır tanışmaz onun özel bir yanı olduğunu anlamıştım. Daha önce hiç komedi çekmemiş olmasına rağmen Odie’nin doğuştan gelen bir komedi kabiliyeti olduğu belliydi. Ekran testiyle birlikte rolün onun olduğu kesinleşti.” Yustman, çekimlerin ardından edindiği deneyimleri şöyle anlatıyor: “Andy bizim için bir temel oluşturdu. Komedi için önemli olan güvenli bir alan yarattı. Andy ile birlikte her şeyi deneyebilirsiniz. O da bunu Kabul eder. Ama işe yaramadığı
zaman da bunu dile getirir. Kansere çare bulmadığımızı, film çekip eğlendiğimizi çok net belirtti.”

Sadece bir yıldır Los Angeles’ta bulunan James Wolk damat Will rolünü kaptı. Fickman, Wolk’la ilgili şöyle diyor: “Jimmy ile tanıştığım an, geleceğin film yıldızıyla tanıştığımızı hissettim. Etkileyici tavırları, kahkahası ve tipi de cabası oldu.”

Jimmy’nin rolü almasına dair yönetmen Fickman şöyle diyor: “Tek aktör kendisi de olsa Jimmy’nin hem K-Bell’le hem de Odie’yle deneme yapması gerekti. Deneme sonrası iki kadın oyuncum da “kesinlikle o” dedi.

Böyle bir grup çalışmasında yer alan Wolk şöyle diyor: “Bu kadroyla olmak harikaydı. Herkesi izleyip onlardan bir şeyler öğrenmek inanılmazdı. Hele onlarla birlikte rol yapmak bambaşkaydı!”

Hollywood’un bir başka yenisi Sean Wing de, Will’in en  yakın arkadaşı ve Marni’nin potansiyel sevgili adayı Charlie rolünde. Fickman onunla ilgili şöyle diyor:  “Bazen bir oyuncuyla tanışır ve onunla çalışmak istediğinizi hemen anlarsınız. Sean’la bana da böyle oldu. K-Bell’le okuma yaptığında rolün onun olduğu belliydi.” Wing böyle bir kadroyla çalışmayı anlatıyor: “İnanılmazdı. Odaya girip sağınıza bakıyorsunuz  Jamie Lee Curtis, solunuza bakıyorsunuz Sigourney Weaver, karşıya bakıyorsunuz Betty White. Bu inanılmazdı. Ben bu oyuncularla büyüdüm. Benim için sıra dışı bir deneyimdi.”

Tim rolünü de ABC’nin yeni sitcom’u “Romantically Challenged”da oynayan Kyle Bornheimer kaptı. Yönetmen Andy Fickman anlatıyor: “Muhtemelen en alengirli seçmeyi bu rol için yaptık. Birçok komik oyuncu seçmeye katıldı ama hiçbiri Tim rolünü Kyle gibi çıkaramadı. Seçmesi başladığı an onu kadroya dâhil etmek istedik. Onun seçmedeki yorumuna uyması için rolle de biraz oynadık. Esas zorluk, Kyle’la çalışan oyuncuların gülmemek için kendilerini tutmaya çalışmalarıydı!”

Talihsiz Tim’i canlandıran Bornheimer ise rolüyle ilgili şöyle konuştu: “Kimse Tim’i gördüğüne sevinmediği için sahnelere giriş ve çıkışlarım eğlenceli oldu.” Bornheimer, “Herr Direktor” Andy Fickman’la çalışmasıyla ilgili şöyle yorum yapıyor: “Andy’nin inanılmaz bir komedi duyarlılığı var. Öyle bir ortam oluşturuyor ki herkesten bir fikir çıkıyor. En komik anı yakalayana dek durmuyoruz.”

Son, ama bir o kadar da önemli bir rolü, Olsen ailesinin oğlu Ben’i canlandıran 14 yaşındaki Bill Unger oldu. Yönetmen Fickman onunla ilgili şöyle diyor: “Çocuk oyuncu seçimleri zordur. Son filmlerimde çocuk oyuncularım inanılmaz olduğu için çok şanslıydım ama bu benim çıtamı çok yükseltti. Seçmeler sırasında ilk başta biraz hayal kırıklığına uğramıştım. Çocuklar yetenekliydi ama hiçbiri Ben değildi. Tabii seçmelere Billy’nin gelmesiyle anında değişti. Ben’imizi bulmuştuk. Sette de inanılmaz işler çıkardı.” Yıldızlardan oluşan kadronun en genç oyuncusu Unger şöyle diyor: “Bu oyuncularla çalışmak benim için inanılmazdı. Adeta oyunculuk akademisinde gibiydim. Her gün setteyken yeni bir şey öğrendim. Birlikte bir yolculuğa çıkmışız da, karakterlerin nereye gideceğini bilmiyor gibiydik. Bu da hepsini daha inandırıcı, doğal ve komik kıldı.”

Bir yanıt yazın